30 Eylül 2014 Salı

MAC PAINT POT – SOFT OCHRE


Merhaba herkese,
Bugünkü blog misafirimiz MAC’in pro longwear serisinden olan paint pot krem farı. Bendeki rengi “soft ochre” MAC’den alıp da memnun kalmadığım bir ürünüm olmadı şimdiye kadar, bu da onlardan biri. Harika bir krem far ve far bazı.


Klasik MAC ambalajında 5 gr lık cam şişede sunulan bu ürün oldukça bereketli. Aldığımdan beri neredeyse her gün kullanıyorum ama en ufak bir çökme azalma olmadı. Çünkü ürün oldukça pigmentli ve yüksek örtücülüğe sahip bir krem far.


Ben bu ürünü far bazı olarak ya da koyu renk olan göz kapaklarımı kamufile etmek için kullanıyorum, o günkü isteğime göre belki eyeliner ile destekleyip göz makyajımı tamamlıyorum ya da üstüne far kullanacaksam da paint pottan sonra ince bir kat kemik rengi toz far kullanıyorum daha sonrasında süreceğim toz farı tutsun diye.  Bu rengini çok sevdim. Bir de painterly rengini almak istiyorum.
Göz kapağına çıplak bir şekilde uygulandığında bu iki rengi çok yakıştırıyorum. Ki zaten daha çok çıplak olarak sadece bu farı sür çık yapıyorum. Far bazı olarak da gayet başarılı bir ürün. Üstüne uygulanan farı oldukça güzel sabitliyor. Ancak çok yağlı göz kapaklarınız varsa belli bir süreden sonra toplanma yapabilir özellikle çok sıcak zamanlarda.


Elimdeki swatch da sadece parmağımı dokundurup sürdüm yani daha öncede söylediğim gibi çok pigmentli bir ürün bu yüzden de kolay kolay bitecek gibi durmuyor. Ancak!!! Krem yapıda olduğu için kuruma ihtimali var, bu sebepten kapağı açık bırakmamak lazım. Tıpkı jel eyelinerlarımızı koruduğumuz gibi bu ürünü de kullanır kullanmaz kapağını sıkı sıkı kapatmalıyız.

Ben bu paint potu genelde parmaklarımla uygulamayı seviyorum, ancak zaman zaman fırça ile de yayıyorum. O zamanlarda ise, Echotools’un concealer brush ya da RT deluxe crease fırçasını kullanıyorum. Fırçayla yaptığım uygulama sayılıdır en güzel verimi parmaklarımla uygulayarak alıyorum.


Ben bu paint potu yazın Akmerkez MAC Mağazasından 65,00 TL’ye almıştım. Şuan da aynı fiyat. Mac’in online sitesinde pek stokta bulunmayan bir renk maalesef sürekli takip etmek gerek oradan temin edecekseniz, ama MAC mağazalarında kolaylıkla bulabilirsiniz.

MAC’in bu paint potu hakkındaki yorumlarım deneyimlerim bu şekilde idi, sizin bu marka da sahip olduğunuz renk hangisi? Yorum olarak paylaşırsanız çok sevinirim.
Sevgiler,
NK

BİTENLER #2


Herkese merhaba,
Geçtiğimiz Temmuz ayında 1.ni paylaştığım #bitenler serisinin ikinci postu ile bugün sizlerleyim yeniden… Temmuz ayından bu yana biriktirdiğim bitenlerim, başını alıp gitmeye başlayınca artık yazısını yazma vakti dedim ve kolları sıvadım. Yine uzun bir post olacak, hiç lafı uzatmadan başlayalım o zaman biten ve çöpe giden ürünlerimi yorumlamaya..


Fotoğraftan da gördüğünüz üzere yine kişisel bakım ağırlıklı bir bitenler olacak. E malum yaz günleri bitenleri bunlar. Sıcaklarda pek makyaj yapılmıyor anca kişisel bakım, en azından ben de durum böyleydi.


Evet, 1. Grup saç ürünlerinden oluşuyor.
1. Tony&Guy Hair Protection Mist: Ben bu ürünü yaklaşık 7-8 ay önce almıştım. Saçlarıma o zaman sürekli fön maşa vs. gibi şeylerle şekil veriyorum diye. Daha sonra ısı ile şekillendirmeyi bırakınca bu üründe yarım kaldı. Banyo dolabında öylece bekliyordu. Geçtiğimiz ay, saçlarımı kurutmadan önce bir sıkıp denedim hani o da ısı neticede değil mi, verdiği volüm harikaydı. Loreal Elsev bakım yağını sürüp kurutmadan öncede bundan sıkınca saçlarımın bukleleri çok daha belirgin ve dolgun oldu. Ve şuan 2.şişeyi aldım kullanıyorum bile =)
2. Loreal Elseve Extra Ordinary Oil: Benim ilk bitenler yazımda da vardı bu üründen, bu yazımda da var ve daha uzuun bir süre de bitenlerimden başı çekecek bir ürün. Hakkında çok fazla konuşmaya gerek yok hepimiz biliyoruz bu muhteşem yağın faydalarını. Ama özellikle sarı kapaklı olandan edinin diğeri yani kırmızı kapaklı olan bu kadar yoğun değil ve pek bir etkisi de olmuyor. Ama bu yağ, saçları ağırlaştırmadan, yağlandırmadan harika bir nem veriyor. Ben her ay 1 şişe mutlaka bitiriyorum. Aaa bu arada Loreal, ürünün ambalajını değiştirmiş. Plastik ambalaj yapmış, Ben hiç ama hiç beğenmedim. Cam şişede daha sağlıklı ve kaliteli geliyordu sanki. Umarım içeriğini de değiştirmezler. E klasik Pazar mantığı, talep yükselince hemen kaliteyi düşürdüler. Üzücü.. Benim için muadili olmadığından almaya devam.
3. Egos Saç Jölesi: Uzun zamandır banyo dolabında bekleyen ancak kullanılmayan bir üründü. Çöpe gidiyor. Ben yaklaşık 2 yıldır jöle sürmüyorum saçlarıma çok şükür. Kullanacak kimsede olmadığından attım gitti bile.
4. Lee Stafford Big Fat Hair Şampuan: Çook çok memnun olduğum bir seri. Vaadi, volümlü belirgin bukleler yapmak. Kesinlikle tam da öyle. Ayrıca şeffaf bir şampuan olduğundan temizleme hissini de sanki daha iyi veriyor. Biten kaçıncı tüp bilmiyorum ama severek kullandığım bir ürün olmaya devam diyor.
5. 5. Lee Stafford Big Fat Hair Saç Kremi: Bu da az önceki şampuanın saç kremi. Artık eskisi gibi sık saç kremi kullanmasam da elimdekileri bitirmeye çalışıyorum. Memnun olduğum bir kremdi. Artık almayacağım saç kremini.
6. Giovanni Seyahat Boyu Şampuan ve Saç Kremi: Tatile giderken almıştım bu iki ürünü. Gayet güzel temizledi saçlarımı memnun kaldım.


2. Grup Bakım Ürünlerinden oluşuyor.
1. Garnier Çift Fazlı Göz Makyaj Temizleyicisi: Bu ürünü tamamen meraktan almıştım. Fena değil kategorisinde bana göre. Ama bir Neutrogena olamaz!! Ve biter bitmez hemen eski rutinim olan Neutrogena Çift Fazlı Göz Makyaj Temizleyicisine döndüm. Bridaha da almayı düşünmüyorum.
2. Bioderma Sebium Makyaj Temzileme Jeli: Dermotoloğumun önerisiyle 1 yıldır kullanıyorum bu serinin temizleyicilerini hatta kremlerini de kullanıyordum ama artık bıraktım onları. Bu ürünü bu kez eczaneden almak yerine Turuncu Kasa’dan almıştım, çiftli şekilde. Ancak kokusu inanılmaz kimyasal, böyle bulaşık deterjanı gibi kokuyor. Eczaneden aldığıma hiç benzemiyor. Ben de bol bol kullanıyorum ki hemen bitsin. Fırçalarımı filan da yıkıyorum hatta abartıp bazen duşta bile kullanıyorum. Elimdekiler bitince muhtemelen başka bir ürün deneyeceğim ya da gidip eczaneden alacağım bu ürünü. 2 kuruş fazla olsun ama sağlıklı olsun.
3. Active ağız Çalkalama Suyu: Watsons’dan almıştım bu ürünü oldukça uygun bir fiyata. İşini gördü güzeldi. Denk gelirsem alırım tekrar.
4. Palmolive Thermal Spa Duş Jeli: İşte palmolive’nin bu duş jellerinden vazgeçemiyorum. Çikolatalı, Hindistan cevizli, kahveli… Ba-yı-lı-yo-rum… Stokluyorum ve severek kullanıyorum.
5. Colgate Mini ağız Çalkalama Suyu: Seyahat boyu olan bu ağız çalkalama suyunu da tatile giderken almıştım. Evde 2 şişe daha var sanırım. Seyahatlerde böyle minik ürünler ciddi bir kurtarıcı. Oldukça memnun kaldım.
6. Palmolive Thermal Spa Duş Jeli: Bu da yine tatile giderken aldığım seyahat boy duş jelim. Bayıla bayıla kullandım =)
7. Şelale Aseton Leylaklı: İş yerimde duran aseton. Memnunum zaten kullandığım iki aseton markasından biri bu.
8. Parmex Aseton Sümbül: Benim en sevdiğim aseton kesinlikle Parmex. Gayet güzel çıkarıyor ojeleri. Bittikçe de hep bu iki markadan alıyorum.
9. Signal White Now : Herkes çok memnun bu diş macunundan ancak ben pek sevemedim. Fırçanızı masmavi boyuyor, ağzınızı da öyle. Dişlerimi de öyle bembeyaz filan yapmadı. Bitti kurtuldum birdaha da asla almayacağım.
10. Signal White Now Seyahat Boyu: Gratislerde maalesef seyahat boy diş macunu bir tek bu. Mecburiyetten aldım tatile giderken.


3. ve son grup ise kozmetik ürünlerinden oluşuyor.
1. Avon Açılı Allık Fırçası: Teeeee üniversite yıllarımda aldığım bir allık fırçasıydı kendileri. Ama baya uzun seneler idare etmiş beni. E artık yıprandı ve miadını doldurdu.
2. Maybelline Lip Gloss: Bitmek üzere olan ama yapısının da bozulduğu nüde renk bir gloss. (fotoğrafta koyu çıkmış) Güzeldi severek kullanmıştım. Lasik bir gloss gibiydi işte. Saçlarınızın ağzınıza yapıştığı tarza =)
3. Essence Kaş Sabitleme Maskarası: Ben bu ürünü hiç Sev-me-dim!! Bayıla bayıla kullananlar var ve merak ediyorum nesine bayılıyorlar. Birkere kapağı aldığım gün kırıldı daha. O şekilde kullanmaya devam ettim. jöle gibi yapıştırıyor kaşlarımı, ayrıca kuruyunca da beyaz beyaz şeyler oluşuyor kaşlarımda. Ürün bitmedi ancak daha fazla dayanamadım çöpe yolladım bye bye.
4. Maybelline Dream Fresh BB Cream: Bence Maybelline markasının BB creamleri çok başarılı. Ben bu ürünü aldım ve baya uzun süre kullandım. Ancak cildimin yağlı olan yerlerini daha da yağlandırmaya başlayınca daha fazla dayanamadım. Gidip yağlı ciltler için olan yeşil kapaklısını aldım. Onu gayet sevdim bitirdim. Tabi bunu da köşe de unutunca tarihi geçmiş. Yarıdan az kalmış ama çöpe gitti bu da. Olurda bir gün elimdeki bb cream stoğunu eritebilirsem tekrardan yeşil kapaklı olanından almak isterim.
5. Nivea SPF15 Med Lip Care: Benim en çok kullandığım, bitirdiğim şey açık ara dudak balmlarıdır. Her ay 1 tane mutlaka biter. Bu da sevdiğim bir marka olduğundan denk gelirse alıyorum. SPF 15 olduğundan yazın bunu kullanmıştım.
6. Dove Invisible Dry Deodorant: Çook memnun kaldığım ve hemen 2.şişesini kullanmaya başladığım bir deodorant. İşini fazlasıyla görüyor.
7. Dove Original Deodorant: Seyahat boyu deodorantları çantamda taşıyorum ya da seyahate giderken alıyorum yanıma. Bu da oldukça başarılı. Bittikçe alıyorum bu miniklerden.
8. Maybelline The Colossal Volum Express Mascara: Güzel bir maskaraydı. 2 paket bitirdim. Elimdekileri erittikten sonra belki yeniden alabilirim.
9. Golden Rose Infiniyt Lash: Oldukça güzel bir maskaraydı. Çok güzel dolgunluk veriyordu kirpiklere. Ancak uzatmıyordu. Uzatmak için de ayrıca başka bir maskara kullanıyordum. Severek kullandım. Ama elimde stoğum çok olduğundan şuan için yeniden almayı planlamıyorum.
10. 5’li Make Up Forever Tester Ürünleri: MUFE Taksim Mağazasında Erdem Mua’nin hazırladığı, merak ettiğim ve denemek isteğim ürünlerden oluşan tester paketi. 2 kapatıcı, 2 fondoten 1 de bazdan oluşuyordu. HD fondöten, makyaj bazı ve lifting kapatıcıyı çok beğendim. İlerleyen günlerde gidip alacağım.
11. Pamuk: 2 adet benri kare 1 adette lilibe disk pamuk bitirmişim. Her bitenlerim de olan klişe bir ürün işte. Tercihim benriden yana.
12. Göz kalemleri: Yapıları bozulmuş çok uzun zamandır elimde olan çeşitli markaların göz kalemleri Hepsi çöpe gitti.
13. Pastel 119 Numaralı Bordo Oje: İnanılmaz severek kullanıyorum bu markanın ojelerini. Ama bu oje beni bıktırdı yeminle. Sürmesi oldukça zor çıkarması daha zor. Tüm parmaklarımı boyadı. İğrendim resmen. Çöpe gitti üzgünüm.
14. NK Sarımsak Özlü Tırnak Güçlendirici: Bu markanın tüm tırnak ürünlerine bayılıyorum. Ve bittikçe de alıyorum. Gratislerde satılıyor. Bu da şişenin artık sonlarında geldiği için fırçaya almakta zorlandığım için yenisini alıp bunu biten kategorisiyle gönderiyorum. Ama bittikçe almaya devam =)
15. Flormar Quick Dry Bordo Oje: Normalde flormarın ojelerini çok severim. Ama bu sene çıkardığı quick dry serisinin hiçbir ojesini sevmedim. Yapıları berbat. Bu oje de tırnağa o kadar zor sürülüyor ve tutunuyor ki anlatamam. İlk aldım denedim yok dedim zaten. Ama bekliyordu oje standımda. Yer işgal etmesin diye bunu da gönderiyorum çöpe.
Eveeeeet nihayet bitti. Oldukça uzun bir post oldu. Sabırla okuyan herkese çok teşekkürler. 2 aydır biriktirince işte böyle bir post çıkıyor ortaya. Umarım faydalı bir yazı olmuştur sizler için de.

Sizin son zamanlardaki biten ürünleriniz neler, yorum olarak paylaşırsanız çok sevinirim.
Sevgiler,
NK


28 Eylül 2014 Pazar

MAC RUSSIAN RED LIP STICK VS MAC CHERRY LIP PENCIL


Merhaba kızlar,
Bugün bloğumda Russian Red ve yanında hayat arkadaşı olan Cherry Dudak Kalemini ağırlamak istiyorum =)


Bunları da tıpkı Pro longwear kapatıcım ve prep+prime highlighter’im gibi ayrı düşünemedim ve aynı yazı da yorumlamak istedim. Ama istesem de düşünemem zaten. Capitol MAC Mağazasındaki Şule MUA’da russian red’i alınca kalemi yanına çoktan eklemişti =) Demek ki neymiş kırmızı ruj kalemsiz olmazmış =)


Kırmızı rujların divası olarak adlandırılan bu ruj bence her kadının makyaj koleksiyonunda mutlaka olmalı. Ben neden bu kadar geç tanıştım diye üzüldüm açıkçası. Hoş ben daha çok nude tonlarda ruj kullananlardanımdır ancak bu rujla belki bu tabuyu yıkar artık kırmızılar bordolar kullanırım günlük hayatımda da =)

Russian Red, yapı olarak mat bir ruj, içinde mavilik barındıran yoğun bir kırmızı rengi. İnanılmaz güzel bir kırmızı ama. Sürünce dudağınızda kadifemsi bir yapıya dönüşüyor ve öyle kolay kolay da çıkmıyor. Ve her dudağa da yakışıyor bence. Peeling yapılmış nemlendirilmiş dudağınıza bu ürünü bir kez uyguladığınızda bir daha çıkarmak istemiyorsunuz. Ben bayıldım bu renge de yapısına da duruşuna da.


Cherry dudak kalemi ise, bu güzel rengi tamamlayan ona sıkı bir çerçeve ve zemin oluşturan aynı zamanda kırmızı ruju uygulamamızda bize kolaylık sağlayan iyi bir yardımcı. Esasında bu ürünü de tek başına ruj gibi uygulayabilirsiniz. Çünkü yumuşacık kremsi bir yapısı var. Yine bunun da içinde mavilik olan çok canlı bir kırmızı rengi. Oldukça da büyük bir ürün olduğundan öyle kolay kolay bitebilecek bir şey değil.


İkisi birlikte kullanıflınca çok daha kalıcı oluyor ve uzun süre dudaklarınızda kalıyor, bir şeyler yiyip içseniz bile. Test ettim =) Biliyorum ki birçoğunuzun bildiği kullandığı belki de favorisi olan bu ikiliyi bir de benden okuyun istedim. Özel gün makyajlarını tamamlayan en özel parçalardan biri bu iki ürün bana göre. Günlük hayatta henüz cesaret edemiyorum kırmızı ruja =)


Sizin sahip olduğunuz kırmızı rujlarınız hangileri? Yorum olarak paylaşırsanız çok sevinirim.

Sevgiler,
NK

27 Eylül 2014 Cumartesi

BOBBI BROWN FULL COVERAGE FACE – FOUNDATION BRUSH


Herkese merhaba,
Bloğumda ve instagram hesabımda (@kozmetikblogum) birçok kez paylaşmış bahsetmiştim dizginleyemediğim fırça aşkımdan, takip edenleriniz varsa bilir bu zaafımı =) Bugün de yine öyle bir günüme denk gelip aldığım fondöten fırçasından bahsedeceğim.


Fotoğraftan da gördüğünüz üzere fırça, Bobbi Brown markasının “Full Coverage Face” adlı fondöten fırçası. Geçtiğimiz Haziran ayında Bobbi Brown mağazasından birkaç ürün alırken, bu fırçayı gördüm ve malum var olan fırça zaafımla incelerken, Zehra Mua anlattı bu fırçanın özeliklerini hatta bir de uygulama yaptı. Eee bu kadar uygulamadan brifingten sonra Nazo o fırçayı almadan çıkmaz o mağazadan =) Aşağıya da o gün çekindiğimiz fotoğrafları ekledim.


Fırça, likit ürünleri daha iyi tutması için %100 sentetik inanılmaz ince olan kıllardan yapılmış yumuşacık bir fırça. Cilde ürünü öyle yumuşak ve nazik olarak yayıyor ki sanki fondöteni süngerle yedirmişiniz gibi pürüzsüz bir bitiş sağlıyor. Zaten Bobbi Brown tüm ürünlerinde “doğal bitiş” felsefesini benimsemiş olduğundan bu düşünce fırçalarına da yansımış diye düşündürüyor =)



Ben bu fırçayı, tıpkı diğer fırçalarım gibi saf zeytinyağı ve bulaşık deterjanı karışımı ile yıkıyorum. Ve asla bugüne kadar tek bir tane bile kıl dökmedi. Boyutu itibari ile bildiğimiz fırçalardan daha küçük, ancak uygulama esnasında elinizin kavraması daha rahat oluyor, ayrıca tam bir seyahat çantasında taşıma fırçası =) Hakkındaki tek olumsuz düşüncem elbette ki fiyatı.109.00 TL. Ama inanın fiyatının hakkını layıkıyla veriyor, oldukça da uzun ömürlü bir fırça.


Benim çok memnun kaldığım, doğal bitişi yakaladığım bu fondöten fırçası hakkındaki düşüncelerim bu şekilde idi.
Umarım faydalı bir yazı olmuştur.
Sevgiler,
NK

26 Eylül 2014 Cuma

THE BALM NUDE DUDE VOLUME-2


Merhaba kızlar,
Hazir bayram indirimi devam ediyorken, kozmetik severlerin alsak mı almasak mı diye tereddüt ettiği şu günlerde The Balm’ın yeni çıkardığı Nude Dude paletini alır almaz yorumlamak istedim. Hiç kullanmadım henüz ama en azından alacaklara almak isteyenlere bir fikir vermesi açısından ilk izlenimlerimi aktarmak istiyorum.


Malum The Balm Ülkemize Gratis sayesinde girdi ve hepimizin beğenesini kazanan bir marka haline geldi. Hepimizde hiç değilse 2-3 parça The Balm ürünü mutlaka vardır. O olan ürünlerden biri de bu serinin ilk paleti Nude Tude’dur. İşte Nude Dude ise o paletin devamı şeklinde. Volume-2 olarak bizlerle buluştu. Bana Naked leri anımsatmadı değil valla =)


Bu farların yapısını, pigmentesyonunu zaten birçoğunuz biliyorsunuz. Birçok high end markaya dupe gösterilecek güzel renkde ve neredeyse o kalitede farlar. En azından Nude Tude benim için öyle. Elimden düşüremediğim bir palet. Hemen hemen her makyajımda kullanıyorum. Bu paletinde öyle olacağını umarak aldım. Dün yaptığım Gratis alışverişimde, Ortaköy’deki Gratis’de henüz açılmamıştı yeni ürünler. O yüzden alamadım. Ama bugün gittiğimde oldukça fazla vardı ve hemen aldım 1 tanesini. The Balm’ın esprili ambalajları markayı daha da çekici yapıyor bizim için. İşte bu palet tam da öyle. Adına yakışır şekilde nude erkeklerin olduğu bir resimleme ile farlar oturtulmuş =) Fırçası yine Nude Tude paletinin içinde çıkan fırça ile aynı. Yine sağlam ve karton bir ambalajda bildiğiniz gibi…


Yapı itibari ile de, 4 adet mat 8 adet sedefli fardan oluşuyor bu güzel palet. Mat farlar FEARLESS – FLAWLESS – FRIENDLY – FEISTY sedefliler ise, FABULOUS – FIRM – FLIRTY – FIERCE – FAITHFULL – FIT – FUNNY – FINE.  Henüz yeni olduğu için sıcağı sıcağına sizinle paylaşmak istedim. İlerleyen günlerde bu güzel renklerle yaptığım makyajları da paylaşmayı düşünüyorum.


Nude Tude ve Nude Dude paletlerin ikisini yan yana koyunca bu yeni paletin daha pembe alt tonlu farlardan, Nude Tude paletinin ise toprak renklerini içeren kahve alttonlu farlardan oluştuğunu gözlemledim. Yani benzer bir palet evet ama tonlar aynı değil.


Ha bu arada paletin fiyatı 59,80 TL, %50 bayram indirimi ile 29,90 TL ye alabilirsiniz. Bayram indirimi bildiğim kadar Pazartesiye kadar devam edecekmiş. Ayrıca arayıp bulamadığınız birçok The Balm ürünü için Ortaköy Gratis Mağazasına uğramanızı tavsiye ederim, tabi imkanınız varsa =)
Hepinize mutlu alışverişler dilerim, sevgiler
NK

25 Eylül 2014 Perşembe

MAC PREP+PRIME HIGHLIGHTER VS MAC PRO LONGWEAR CONCEALER


Herkese yeniden merhaba,
Bugün bloğumda aynı kategoride aynı marka ürünü birlikte yorumlayacağım. Öncelikle belirtmeliyim ki bu bir karşılaştırma yazısı olmayacak =) bu iki ürün benim koleksiyonumda çift oldular ve asla ayrı ayrı kullanılmıyorlar, bu sebepten ben de her ikisini ayrı ayrı yazmak yerine nasıl kullandığımı da anlatarak ikisini yine çift olarak misafir ettim sayfama =) O zaman hadi buyurun yorumlarıma …


Kullanım sırasına göre başlayacak olursam şayet ilk olarak Pro longwear kapatıcıdan bahsetmek istiyorum. Bendeki rengi NW25.(Yine bir mua’ya güvenerek aldığım tenimden 1 ton koyu olan renk) Bu kapatıcının seveni de çok sevmeyeni de. Geçtiğimiz Mayıs ayında 60.00 TL ye almıştım Akmerkez MAC Mağazasından.



Ambalajından başlamam gerekirse, çok şık, pompalı ve cam şişede 9 ml’lik bir ürün. Pompalı olması bana göre bir avantaj, çünkü ürün daha hijyenik koşullarda elimizi parmağımızı batırmadan temiz temiz her kullanımda taze olarak kullanılabiliyor. Ambalajının tek bir dezavantajı var, o da ilk zamanlarda pompasını ayarlayamıyorsunuz, yani bastığınız zaman çok fazla ürün geliyor o da değil iki göz altı tüm yüzünüze yetiyor. Dolayısıyla ürün israfı oluyor. Ama zamanla alışıyorsunuz milim milim sıkmaya. Artık ben israf etmeden kullanabileceğim kadar ürünü alabilmeyi başarabiliyorum en azından =)

Yapı olarak ise, çok dikkat ve özen isteyerek sürülmesi gereken bir ürün. Az az uygulanarak daha sağlıklı bir sonuç alıyorsunuz. Fazla ürünü asla yediremiyorsunuz ve gün boyu göz altınızda katman katman bir yapı oluyor. Yapısı gereği hemen sabitlenip yerinden asla oynamadığı için bir göze sürüp onu iyice yedirip daha sonra diğer göze geçmek gerekiyor. Oldukça yoğun ve pigmentli bir ürün. Buraya kadar herşey güzel, ancak ürün çizgilerde öyle bir birikme yapıyor ki yani gün içinde göz altınızda olmayan kırışıklıklarınız oluyor resmen, bana göre bunun nedeni ise ürün zamanla ciltte çatlama yapıyor long wear özeliğinden dolayı e bu da çizgi çizgi kırışık gibi duruyor. Ve sırf bu yüzden bu kapatıcıyı alıp bir iki kere denedikten sonra 3-4 ay hiç kullanmadım. Daha sonra bu ürünü fırça ya da parmaklarımla değil de nemli bir sünger ile uygulamayı denedim. Ki bence bu ürün başka şekilde kullanılmamalı zaten. İşte o günden beri hemen hemen her gün kullandığım makyaj ürünlerim arasına girdi =)


Nemli sünger bu yoğun yapıdaki ürünü daha da incelterek göz altlarıma çok daha doğal şekilde uygulamamı sağladı ve böylelikle göz altlarımda toplanma birikme, gün içinde çatlama yapmadan gün boyu beni idare etmemi sağladı. Hatta bu şekilde, nemli sünger ile yani, fondöten gibi tüm yüzüme uyguladığım günlerde oldu ki asla cildimi yormadı. Bu aşamadan sonra devreye pro longwear’ın ruh eşi prep+prime highlighter devreye giriyor =)


Bu ürünü de tek başına kullanmayı hiç ama hiç sevmiyorum. Zaten asıl görevi aydınlatmak olduğundan mutlaka zemine onu tutacak bir ürün istiyor, o da “bana göre” pro longwear concealer =)

Prep+prime highlighter 3,6 ml lik, alttan çevirdikçe fırçasına gelen kalem şeklinde kapaklı ambalaja sahip bir ürün. Ben bu ürünü ne kadara aldığımı hatırlayamıyorum çünkü geçtiğimiz kış almıştım online mac sitesinden. Zaten ürün bitmek üzere =) Ama şuan fiyatı 90.00 TL Bendeki rengi Light Boost yani en açık rengi. Başka renk seçenekleri de var.
Yapı olarak, ıslak bitişli ve cilde aydınlık hissini oldukça güzel veren bir ürün. Sadece göz altında değil, elmacık kemikleri, alın, çene, dudak üstünde de severek kullanıyorum.


Pro longwearı sürdükten sonra üstünden bu ürün ile geçiyorum göz altlarımdan, yine bunu da nemli sünger ile dağıtıyorum göz altlarıma ve diğer sürdüğüm yerlerime. İkisi birlikte kesinlikle süper ötesi bir sonuç veriyor. Bu yüzden benim koleksiyonumda bu iki ürünü çift ilan ettim ve birbirinden asla ayırmıyorum =) Transparan bir pudra ile sabitlemek isterseniz de daha sağlam bir görüntü elde edebilirsiniz. Ancak ben ıslak bitişli makyajları sevdiğimden bu üründen sonra pudra ile matlaştırma yapmıyorum.


Aşağıda prolongwear ve prep+prime highlighterin göz altlarımda olduğu makyajın fotoğrafı bulunmaktadır.



Evet, oldukça uzun bir yazı oldu farkındayım. Umarım sizi sıkmadan yorumlayabilmişimdir. Ama inanın bu iki ürünü ayrı ayrı mı yoksa birlikte mi yazsam diye epey düşündüm, daha sonra bu şekilde yorumlayarak size de yardımcı olabilmeyi umut ettim.. Çünkü benim ilk yaptığım gibi, pro longwearı alıp deneyince bir daha kullanmayan bir çok arkadaşımı tanıyorum bloglardan. Böylelikle hem ürünü ziyan etmiyorum hem de gerçekten güzel bir sonuç alıyorum.

Sizlerin bu iki ürün hakkındaki yorumlarınız, görüşleriniz neler? Yorum olarak paylaşırsanız çok sevinirim.
Sevgiler,
NK

23 Eylül 2014 Salı

NARS SATIN LIP PENCIL – ISOLA BELLA


Merhaba kızlar,

Bugün bloğumda geçtiğimiz haftalarda Nars’dan aldığım daha doğrusu yaptırdığım bir makyajdan sonra aldığım 2 parça üründen biri olan kalem rujdan bahsedeceğim. Hani bu yaz çok meşhur olan, hepimizin elinden düşmeyen, her markanın çıkardığı kalem rujlar =)





Yukarıda da bahsettiğim üzere, Ankara Next Level AVM’nin içindeki Nars Mağazasında Oğuzhan Mua’ya gece makyajı yaptırmıştım. O makyajda bu ruju kullandık ve otomatik olarak makyaj sonrası alacağım ilk ürün bu oldu, gece boyu tazelemem gereken bir ürün olduğundan. Bendeki rengi Isola Bella. İçinde kahvelik barındıran, kiremit tonlarında hoş bir nude renk.


Ambalajı klasik kalem rujlar gibi kalemtraşla açılan türlerden, yani üstten çevirip açılmalı değil. Yapı olarak satin bitişli bir ruj.Ama öyle sürünce parlak parlak durmuyor dudağınızda, doğal bir matlık alıyor. Ben mat rujlardan hoşlanmıyorum. Çünkü dudaklarım çok kuru. Bu rujlarda mat bitişli olanlarda var almak isterseniz tabi. Kalıcılığı bence çok başarılı. Beni baya idare ediyor. Mesela sabah makyajımı yapıp geliyorum işyerime kahvaltı, çay, kahve derken tazelemek için bakıyorum dudaklarımda ilk sürdüğüm gibi olmasa da hala olduğunu görüyorum.
Aşağıdaki fotoğrafta elimin üstünde ve dudaklarımdaki rengini görebilirsiniz. Elimin üstünde daha koyu ve turuncumsu çıkmış ama asıl renk dudaklarımda bıraktığı renk.




Bu kalem rujun fiyatı 69.00  TL.

Benim bu ürünün yapısı ve kalitesi hakkındaki yorumlarım gayet olumlu ancak, bu rengi pek sevemedim, nude renk ruj hastası olsam da bu benim tonum değil sanki. Fırsat bulursam diğer renklerini de denemek isterim.

Sizin bu markada denediğiniz ya da sahip olduğunuz rujunuz var mı? Yorum olarak paylaşırsanız çok sevinirim.
Sevgiler,
NK

22 Eylül 2014 Pazartesi

MAC MINERAL SKINFINISH HIGHLIGHTER (AYDINLATICI) (SOFT&GENTLE)


Merhaba kızlar,

Bugünkü misafirimiz benim koleksiyonumun en en ennnn kıymetli parçalarından biri, çok geç tanıştığımız ancak vazgeçilmezim olan sevgili soft and gentle’m =)




Bu kadar övgüden sonra yorumlarıma geçiyorum…. “Bence” özenli yapılmış bir makyajın son dokunuşu kesinlikle highlighter dır. Ve bana göre bu işi en iyi yapanda işte bu üründür. Ben de bir çok markanın highlighteri mevcut, bunların içinde high end kategorideki ürünlerde var ancak bu ürün diğerlerini unutturdu bana. Ben ilk olarak msf serisinin Lightscapade adlı en açık rengini almaya gitmiştim Akmerkez MAC Mağazasına, ürünü orada denedim ama beklediğim glowy (ıslak bitişli) yapıyı elde edemedim, daha sonra orada ne zaman gitsem benimle özenli bir şekilde ilgilenen sevgili İbrahim mua, bana bir de soft&gentle rengini denememi önerdi ve orada karar verdim istediğim bitiş bu diye.


MAC’in ambalajları son zamanlarda değişti, bendeki eski ambalajlı olan. Yani klasik bir mac ambalajında 10 gr’lık bir ürün. Öyle kolay kolay bitecek bir türden değil =) Fiyatı benim aldığımda 89.00 TL idi şuan da aynı fiyatta. Tüm MAC mağazalarından ve MAC’in online sitesinden kolaylıkla bulabileceğiniz her daim bulunabilen bir ürün. Yapısı ise, içinde metaliklik barındıran ve cilde temas ettiğinde kadifemsi bir yapıya dönüşen cildi sağlıklı ve ışıltılı gösteren, makyajın prüzsüz olmasını sağlayan hafif bir ürün. Piyasada mevcut olan highlighterlarda yaşadığım en büyük sıkıntı ürünü cildime sürdüğümde ışıl ışıl parlayan, sim yumağına dönen, ya da Görkem Karman tabiriyle disko topu gibi bir cildim oluyordu, hele hele bir de fazla kaçırdıysam bak sen yüzümdeki şenliğe =) =) İster likit yapıda ister toz yapıda olsun highlighter kullanmaya korkar olmuştum. Ama bu üründe sim sim bir görüntü yok. O parlaklık cildinizle temas ettiği anda cildinizde metalik bir ıslaklık bırakıyor ve en güzel yanı ne kadar alırsanız alın disko topuna dönmüyorsunuz =) O yüzden gayette cesurca kullanıyorum bol bol =) Tek olumsuz yanı toz toz dağılması. Fırçayı ürüne değdirdiğiniz an ürün tozuyor ama olsun bu kadar güzelliğini yanında bu tolere edilebilir =)




Ürünün elimde ve cildimde duruşundan da gördüğünüz üzere oldukça bonkerce uygulanmış bir örnek ve hiçte sim kuyusundan çıkmışınız gibi bir görüntü yok.
Ben bu ürünü, stippling bir fırça ve MAC 138 numaralı highlighter fırçası ile uyguluyorum.



Benim son zamanlarda elimin çok gittiği diyemeyeceğim =) elimin altındaki yegane aydınlatıcı pudra yorumlarım bu şekilde idi, sizin en çok sevdiğiniz aydınlatıcınız hangisi? Yorum olarak paylaşıp bloğuma abone olursanız çok mutlu olurum.
Sevgiler,
NK

21 Eylül 2014 Pazar

BOBBI BROWN LONG WEAR GÖZ KALEMİ

Hepimize iyi haftalar,
Bloğa verdiğim uzun aradan sonra postlarımı birbiri ardına yayınlamaya başladım =) Bugün bize eşlik edecek ürünümüz Bobbi Brown’un “Long Wear” serisinden siyah göz kalemi.


Bu kalemi ilk denediğim andan itibaren düşüncelerim sabit hiç değişmedi, yani olumlu yönde. Akmerkez Bobbi Brown’da yaptırdığım bir makyaj esnasında bu kalemi görüp denemiştim, denediğim gibi de satın almıştım. Esasında sadece kalem değil de kofre halinde satılan güzel bir setin içinde idi bu kalem. Aşağıdaki resimde gördüğünüz setin içinde çıkan 2 kalemden biri de buydu.


Bu setin içindeki smoky eye kalemi, eyeliner, ve maskarayı henüz açmadım. Elimdekileri eritmeden bunlara başlamak istemedim. O yüzden onlar ile ilgili görüşlerimi ilerleyen zamanlarda yine bloğumda paylaşacağım. Ancak şunu söylemeliyim ki maskara ve eyelineri uygulamalı makyaj dersinde denemiştik ve onları da çok beğenmiştim o zaman.
Bu kalem tam da söylendiği gibi uzun süre kalıcı, akmayan, bulaşmayan, hemen sabitlenen güzel bir ürün. Malum hepimizin vazgeçilmezidir makyajlarımızda siyah göz kalemi kullanmak. Benim de bundan önce bir dünya denediğim siyah göz kalemi oldu ancak şuana kadar içlerinde en sevdiğim ve en rahat kullandığım kalem bu.


Şayet dağıtma işlemi yapacaksanız kalemi sürer sürmez sabitlendiği için elinizi çabuk tutmanız gerekiyor =) Smoky eye dediğimiz tarzda bir makyaj yapacaksam tek gözüme eyeliner gibi sürüp pencil brush ile hemen dağıtıyorum ve anında sabitleniyor göz kapağımda ve ben silene kadar da asla oynamıyor yerinden, yazın o bunaltıcı sıcaklarında da bizzat denedim sonuç olumlu =) Bir de alt ve üst göz içlerime de uygulamayı seviyorum. Kremsi yumuşacık bir yapısı olduğu için gözünüzü acıtmadan çok kolay sürülüyor.


Eminim ki birçok güzel markanın da bu tarz kalemleri vardır, ancak benim şuan elimde olan bu kalem olduğu için sizinle paylaşmak istedim düşüncelerimi. Bu seti yazın 150.00 TL’ye almıştım. Bobbi Brown’un fiyatlarını düşünürsek böyle güzel ürünlerin olduğu bu paketin fiyatı oldukça ekonomik gelmişti bana, hatta belki almak isteyen olur diye de bloğumun instagram hesabından (@kozmetikblogum) duyurmuştum. Şuan var mıdır bilmiyorum ama bulursanız bu setten bence mutlaka edinin. Bu ürünleri tek tek almaya kalksanız bu fiyata çok zor alınır.

Sizin en sevdiğiniz “akmayan” siyah göz kaleminiz hangisi, benimle yorum olarak paylaşırsanız çok sevinirim.

Sevgiler
NK

SEPHORA KISS ME LIP BALM

Herkese kucak dolusu merhaba,
Oldukça uzun zaman oldu bloğumda yazı paylaşmayalı. Ancak geçerli mazeretlerim vardı inanın. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki yaz mevsimi benim işlerimin kilit olduğu bir dönem ve mesai saatlerim çoook uzun oluyor bu sebepten. Gece gündüz birbirine karışmış durumdaydım resmen. Sonrasında Ailem geldi yanıma, e malum boş zaman buldukça onlara zaman ayırmak istedim. Daha sonrada ufak bir tatil kaçamağı yaptık sonu kötü biten… Falan filan diye uzayıp gidiyor. Yazacağım o kadar çok ürün birikti ki her gün post yayınlamaya çalışacağım. Derken ilk ürünümüzle başlayalım.

Ta ta ta taaaaaaam…! Huzurlarınızda benim en sevgili bebeğim, şu sıralar en değerli gözdem Sephora Kiss Me Lip Balm.


Bir kere şunu belirtmeliyim ki ben tam bir lip balm, lip stick canavarıyım. Her ay mutlaka 1 tane lipstick bitiririm. Hani şu bakım yapan nemlendiren renksiz olan ya da hafif renk veren türlerden. İnanılmaz kuru dudaklarım var. Lip balmım evde kaldıysa ki bu çok zor bir ihtimal (çünkü her çantamda, iş yerimde, yatak odamda, salonumda kısaca elimi attığım her yerde en az 1 tane lip balmım olur)
hemen gider 1 tane alırım yoksa bütün gün dudaklarımı koparır ve yara yaparım. İşte benim gibi lip balm düşkünü bir insan nasıl oldu da sabretti bilmiyorum o dünya para olan EOS lardan almadı =) Çünkü yurtdışı fiyatı inanılmaz ucuz olan yani 3-5 dolarlık bir ürünü sırf ülkemizde yok diye yurt dışından getirip 25 liraya satan uyanık satıcılara pirim vermek istemediğimden sabırla bekledim ve sonrasında da hevesim kaçtı zaten. Derken… Sephora imdadımıza yetişti ve bu EOS’dan bile daha güzel olan güzellikleri piyasaya sürdü =) Şunu belirtmeliyim ki bunun da fiyatı TR satış fiyatlı EOS kadar yani 24,90 TL, ancak bunu gidip mağazasından satış fiyatından alınca insana koymuyor, bu sebepten denemek için almaya değer diyerek hemen attım sepete en güzel rengini.


Yukarıdaki fotoğraftan da gördüğünüz üzere 1 tanesi renksiz olmak üzere 5 renk ile piyasaya çıkmış bütün balmlar. Bendeki rengi 02 Cotton Candy, benim en çok kullandığım renk tonudur.


Ambalajından bahsetmem gerekirse, çevir aç kapaklı, kapak kısmı şeffaf mikadan yapılmış gayet şık bir ambalajı var, ürün 5,8 gr. Kapağı açar açmaz o muhteşem kokusu buram buram geliyor burnunuza. Yapısı ise, içinde belli belirsiz sim gibi mi desem ışıltı mı desem hafif bir parlaklık içeriyor. Dudağa oldukça güzel bir renk bırakıyor. Nemlendirmesi ise tahmin ettiğim gibi çok iyi değil yani bir balm gibi değil, ancak hani bu kadar güzel özelliğinin yanında da bunu tolere edebilirim diye düşündüm. Dudağımdaki ve elimin üstündeki swatch’ı da aşağıdaki gibi.



Benim çok beğenerek aldığım bu ürün artık sevdiğim ürünler arasına da girdi. Diğer renklerini de denemek için sabırsızlanıyorum. Sizin bu seriden alıp kullandığınız lip balm varsa lütfen yorum olarak paylaşın benimle.

Mutlu pazarlar, sevgiler...
NK